İlçe Turizm

İLÇENİN TURİSTİK GEZİLEBİLİR YERLERİ

Kabaktepe Şehitliği: Birinci Dünya savaşı sonrasında 1918 yılında Erzurum üzerinden Gümüşhane ile Torul ilçesi istikametinde ilerleyen Rus birlikleri Torul manastırında ordugah kurup, top ve uzun menzilli silahlı Rus birlikleri Kürtün istikametinde ilerleyerek Kazıkbeli Yaylası ve bu bölgeyi her alanda kontrol altında tutan hakim nokta olan 2308 rakımlı Kabaktepe (05-00) üzerinde çadır kurup, ordugah etrafına mevziler kazılmış ve mevzilerin ilerilerine çevre emniyetini sağlayacak şekilde yedi kat dikenli tel ile çevirmişlerdir.

 

Torul manastırından yönetilen Kabaktepe’deki bu Rus birliğine baskın yapmak maksadıyla o zamanki Trabzon yöresinden sorumlu Hacı Hamdi Paşa yönetimindeki ordu görevlendirilmiş, Giresun ve Trabzon hattını tutan birliğimiz içerisinden gönüllü olarak bir Yüzbaşı (Tosyalı Mehmet Yüzbaşı) ve altı erden oluşan küçük baskın birliği Rus askerlerinin Şubat 1918 tarihindeki bir şarap bayramını kutlamak maksadıyla eğlenip içtikleri bir sırada Yüzbaşı ve altı er gece yarısı Rus askerlerinin sarhoş oldukları sırada onların gafletinden yararlanarak baskın yapmışlar ve Türk Ordusu’nun saldırıya geçtiğini düşünen Ruslar geri çekilmeye ve kaçmaya başlamışlardır. Arazinin kayalık ve sarp olmasından dolayı büyük kayıplar vermişlerdir. Bu esnada Kahraman Yüzbaşı ve altı er Kabaktepe’de şehit olmuşlardır. 

 Rus birlikleri Bolşevik isyanının da etkisi ile işgal ettikleri yerlerden çekilmeye bu olaydan sonra başlamasından dolayı işgalin sonu ve kurtuluşun başlangıç noktası konumundadır. 

 Kürtün ilçesinde bulunan Kabaktepe Şehitliği'nde Milli Savunma Bakanlığı Arşivler Müdürlüğü'nün 1. Dünya Savaşı Zayiat Defteri'nde yer alan şehitlerin kimlikleri şöyle:


1-)11.Kolordu komutan vekili Kastamonu-Tosya 1297 doğumlu MEHMET EFENDİ

2-)88.Tabur 2.Bölük Piyade er 1309 Bursa-İznik HÜSEYİN MUHACİR KORUCUOĞULLARI

3-)Piyade er Tokat Reşadiye ilçesi Çakırlı Köyü 1308 doğumlu ESAT UZUN ÖMEROĞLU

4-)102.Kafkas Taburu 2.Bölük Tabur zbiti içel silifke 1304 doğumlu NURİ EFENDİ

5-)11.Kafkas Hücum Bölüğü Takım zabiti Piyade teğmen Artvin-Yusufeli 1304 doğumlu ZİYA EFENDİ olarak kayıtlara geçirilmiştir.

Kabaktepe Şehitliğinin restorasyon işlemleri 2007 yılında tamamlanarak, 31.08.2007 yılında düzenlenen törenle hizmete açılmıştır. Kabristanların restorasyonunda Bayburt taşı kullanılmış olup; şehitlik İlçemiz Kürtüne 28 Km uzaklıktadır.

Uluköy Kalesi: İlçenin Yukarı Uluköy mahallesinin doğusunda olup, mahalleye tam hakim tepededir.Tepeye bakıldığında kaleyi görmek mümkün değildir.Çünkü kale tepenin içi oyularak inşa edilmiştir. Tepenin 8-10 metre kuzey yönünden yaklaşık 4 m2 genişliğinde bir girişi bulunmaktadır. Ancak söz konusu giriş çeşitli nedenlerle taşlarla doldurulmuştur. İçerisine giriş mümkün değildir. Yöre halkının bu kaleye izafeten bu bölgeye “Kaleyanı” adı vermişlerdir. Halkın anlattığına göre kaleye merdivenlerle inilmekte, iç mekan bir çok kat ve galeriden oluşmaktadır. Kalenin giriş kısmı dörtgen olup, köşeleri oval olarak bir çeşit harçtan yapılmıştır. Kalenin M.S. 6. yüzyılda Roma İmparatorluğu döneminde yapıldığı tahmin edilmektedir.

 

Süme Gözetleme Kulesi: Süme Kürtün’e bağlı Özkürtün Beldesinin 4 km. kuzeybatısında Torul-Kürtün-Tirebolu yolu üzerinde yer almaktadır. Ayrıca bu yol Erikbeli Yaylası- Kadırga Yaylası-Tonya-Vakfıkebir yolu üzerinde de yer almaktadır. Süme Deresinden 205 m. yükseklikteki gözetleme kulesi ana kaya üzerine oturmuş bir Ortaçağ kalesidir. Günümüzde kuzeyindeki tepe ile bağlantısı kesiktir. Bu nedenle gözetleme kulesine çıkmak çok zordur. Moloz taş malzeme kullanılarak yapılan kulenin kuzey duvarı 1.00 m. genişlikte, 58.00 m. uzunluğundadır. Duvar örgüsünde yer yer ahşap hatılların kullanıldığı dikkat çekmektedir. Yıkık olan duvarların dışında, gözetleme kulesi içerisinde başka bir yapının mevcudiyetine rastlanılmamıştır.

 

                       

Sarıbaba Değirmen Köprüsü: Sarıbaba Kürtün’ün 34 km. güneyindedir. Söğüteli Deresi üzerine kurulmuştur. 29.70 m. uzunluğunda, 2.45 m. genişliğindeki köprünün kemer açıklığı 12.00 m.’dir. Köprünün korkuluk tepe noktası, su seviyesine 7.70 m.’dir. Sivri kemerli tek gözlü bir köprüdür (Resim: 3). Köprünün kemeri kesme taştan, tabliye ve tempan duvarları moloz taştan inşa edilmiştir. Tabliyenin iki yanındaki korkuluklar 0.30 m. genişliktedir. Köprü günümüzde harap bir vaziyettedir. Kuzeyinde ve kuzey doğusunda birer değirmenin varlığı kalan izlerden anlaşılmaktadır.

 

Söğüteli Camii: Söğüteli Kürtün’ün 36 km. güneyindedir. 8.60 x 8.37 m. ebatlarındaki cami moloz taş örgülü ve çamur sıvalıdır. Üzerindeki kitabesinden H.1286-M.1869 tarihli olduğu anlaşılmaktadır. Rakamla verilen tarihinden başka, herhangi bir yazıt yoktur. Doğu cephesinin kuzey köşesine yakın olan girişi kesme taştan yuvarlak kemerlidir. Özensiz duvar işçiliğinde yer yer kesme taşlar da kullanılmıştır. Güneyde iki, doğuda üç küçük pencere ile içerisi aydınlatılmıştır. Kuzey kısımda mahfilin olduğuna dair izler bulunmaktadır. Cami ahşap hatılların taşıdığı bir ahşap örtüye sahiptir. Dıştan sacla kaplıdır. Mihrabı oldukça sadedir. Ahşap minberin bir özelliği yoktur

 

Söğüteli Yıkık Kilise (Meryam Ana Kilisesi I): Yaylalı Orta Mahallede bulunan Meryemana Kilisesi 11.00 x 7.40 m. ebatlarında tek neflidir. Kilisenin üslup özelliklerinden hareketle XIX. yüzyıl eseri olduğu anlaşılmaktadır. Apsisi içten yarım yuvarlak dıştan beş köşeli olarak düzenlenmiştir. Üzeri beşik tonozla örtülü olduğu anlaşılan kilise harap bir durumdadır.

Meryem Ana Kilisesi II: Kilise Kürtün’ün 39 km güneyinde yer alan Yaylalı Köyündedir. Kilisenin plan ve mimari özellikleri dikkate alındığında XIX. yüzyıl eseri olduğu anlaşılmaktadır. Orta Mahallede bulunan kilise 12.70 x 7.80 m. ebatlarında, üç nefli bir bazilika olup kiboryon girişlidir (Çizim:1). Güney cephede yer alan kiboryonun bağımsız taşıyıcıları tamamen ortadan kalkmış, duvara bitişik olan taşıyıcılar ise sökülmüştür. Giriş düzgün kesme taş malzeme ile inşa edilmiştir. Kilisenin duvarlarında kesme taşla beraber moloz taş malzeme kullanılmıştır. Kilisenin hemen güneyinde bir ayazma ve kuzeybatı köşesinde sonradan ilave edilmiş bir fırın bulunmaktadır. Ayazma, bölgede orijinal özelliklerini koruyarak günümüze ulaşması bakımından önemlidir. 1.85 x 1.87 m. ölçülerinde eyvan tarzında üzeri beşik tonoz örtülü bir alandan, yuvarlak kemerli küçük bir giriş ile içeride 4.00 x 3.50 m ölçülerinde üzeri yine beşik tonoz örtülü ayazmanın kaynağının önündeki ikinci mekâna ulaşılmaktadır. Burası son derece düzgün kaliteli bir kesme taş işçiliğine sahiptir

 

Orta Mahalle Köprüsü: Meryem Ana Kilisesinin batısına yer alan yuvarlak kemerli tek gözlü küçük ölçülerdeki köprü, 5.40 m. uzunluğunda 2.83 m. genişliğindedir. Köprünün kemeri kesme taştan, tabliye ve tempan duvarları moloz taştandır. Kilise yolu üzerindeki dereyi aşmak için inşa edilmiştir.

 

Orta Mahalle Çeşmesi I: Orta Mahallede bulunan bu eyvan türü çeşme 4.40 m. genişliğinde 2.20 m. yüksekliğinde olup tek lülelidir (Resim:11). Mimari bir özelliği yoktur. Yöredeki diğer çeşmelerle benzerlik gösterir. Malzemesi moloz taştır.

 

Orta Mahalle Çeşmesi II: Orta Mahallede bulunan eyvan türü ikinci çeşme de 2.70 m yüksekliğinde 4.50 m. genişliğinde olup, sivri kemerli tek lülelidir (Resim: 12). I. çeşmeye göre daha sağlamdır. Eyvan düzgün kesme taş işçiliğe sahiptir. Çeşmenin kemer köşelikleri ve üst örtüsü yıkıktır.

 

 

Meryem Ana Kilisesi III: Yaylı Köyü Yukarı Mahallede yer alan kilisenin etrafı bir duvar ile çevriliştir. Kilisenin plan ve mimari özellikleri dikkate alındığında, bölgedeki diğer birçok kilise gibi XIX. yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır. Kilise alanına kuzey yönünde açılan bir bahçe kapısıyla girilmektedir. Bu kapının hemen yanında bir çeşme bulunmaktadır. Bahçenin batı kesimine yerleştirilen kilise 10.55 x 9.70 m. ebatlarında üç nefli bazilikal planlıdır (Çizim: 2). Doğuda üçlü apsis düzenlemesi içten ve dıştan yarım yuvarlak planlı olarak düzenlenmiştir. Günümüzde apsisler kısmen tahrip olmuştur. Üst örtüsü sağlam olup içten beşik tonoz, dıştan kırma çatılıdır. Çatının üzeri bölgedeki diğer kiliselerde olduğu gibi sal taşlarla kapatılmıştır. Giriş kuzey duvarının batı ucuna yakındır. Basık yuvarlak kemerli eve sade bir işçiliğe sahiptir. Girişin üzerinde yuvarlak kemerli bir alınlık bulunmaktadır. İç mekân mazgal pencereler ile aydınlatılmıştır. Kalan izlerden içerisinin freskolarla kaplı olduğu anlaşılmaktadır. Bahçe duvarlarında, kilisenin kapı, pencere ve duvarlarının alt seviyelerinde düzgün kesme taş kullanılmıştır. Bahçesinin içerisinde mezar taşları bulunmaktadır

 

Anıt Ağaçlar: Doğu Karadeniz Bölgesi için olduğu kadar Türkiye için de önemli bir orman ağacıdır. Bölgede yapılan araştırmaların amacı; Doğu Karadeniz Köknarı ağaçlarının yıllık büyüme ve değişimleri araştırıp, incelemek ve yıllık halkalardan yararlanarak Örümcek Bölgesi Ormanlarında köknar için ortalama yıllık halka eğrisi ve standart kronoloji hazırlamaktır. Aynı zamanda yörenin meteorolojik verileri de kullanılarak geçmiş yılların iklimi hakkında bilgi edinebilmek amacıyla yapılacak olan dendroklimatoloji çalışmalarına esas oluşturacaktır. Araştırma alanı Karadeniz Bölgesinin, Doğu Karadeniz Bölümünde yer almakta, Gümüşhane ili, Kürtün ilçesi sınırları içerisinde kalmaktadır.

Kürtün İlçesi Örümcek Ormanları sınırları içerisinde olan doğu ladinlerinin ,57.6 metreyle en boylu ve 192.0 (cm) çaplada en büyük çap ve çevreye sahip ağaçlar arasında yer almaktadır.
Doğu Karadeniz Göknarı türüne ait bulunmaktadır. Bu Ağaçlardan ikisi 169 nolu bölmede, diğer ikiside 159 nolu bölmededir. 61.5 metre boyundaki Karadeniz Köknar’ının Avrupa’nın en uzun Köknarı olduğu söylenir. Anıt Meşcere olarak adlandırılabilir.

 

Kürtün ilcesine bağlı Örümcek Ormanları,  Avrupa, Kafkaslar ve ülkemizde bulunan en yüksek ve çaplı göknar ve ladin ağaçlarını bünyesinde barındırmaktadır. Bölge, Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından 1998 yılında  Tabiatı Koruma Alanı olarak ilan edilmiştir. Tabiatı Koruma Alanı olarak ilan edilen bu bölgede toplam sekiz adet Tabiat Anıtı (Tabiat anıtları, benzersiz ve olağanüstü doğal ve kültürel özelliklere sahip, bu özellikleri bilimsel verilerle kanıtlanmış tabiat alanlarıdır.)bulunmaktadır.Şehir merkezine ortalama 55 km mesafede bulunan Kürtün Örümcek Ormanlarına, Gümüşhane – Trabzon karayolunda 28.5 km devam ederek, Gümüşhane- Giresun yol ayırımından Kürtün ilçesine ulaşılmaktadır. Gümüşhane- Giresun istikametindeki Kürtün ilçesinden güneye doğru 11 km mesafesindeki toprak yol kullanılarak bölgeye ulaşılmaktadır. Ulaşımın, toprak yol kullanılarak yapıldığı bölge,  Gümüşhane şehir merkezine yaklaşık 1-1,5 saat mesafededir. Örümcek Ormanları Kürtün Çifteköprü mevkisinde bulunmaktadır.

Örümcek Ormanları Tabiat Koruma alanı içerisinde yer alan 4 (Dört) adet Göknar Tescil edilerek koruma alına alınmıştır.

Örümcek Ormanları Çifte Köprü mevkiinde Doğu Karadeniz Göknarları türüne ait olan bu ağaçlardan ikisi 169 nolu bölmede,diğer ikiside 159 nolu bölmededir. 61.5 metre boyundaki Karadeniz Göknar’ının Avrupanın en uzun Göknarı olduğu söylenir. Yine Örümcek Ormanları sınırları içerisinde bulunan doğu ladin ağaçları ise, 57.6 metreyle en boylu ve 192.0 (cm) çaplada en büyük çap ve çevreye sahip ağaçlar arasında yer almaktadır.

Jeolojik Yapı : Kretase ve tersiyer yaşlı kayaçlar eğemendir.Bunlar tabandan tavana doğru, volkano-sedimenter, sedimenter volkanik ve plitonik kayaçlar şeklinde stiflenmiştir.

Fauna: Tilki, ayı, kurt, sincap, domuz, karaca.

Flora: Doğu ladini, Doğu Karadeniz göknarı, Doğu kayını, Sakallı kızıl ağaç, adi porsuk.

Ulaşım: Gümüşhane’ye 74 km. mesafede olan kürtün ilçesine 22 km. uzaklıktadır. Gümüşhane- kürtün arası asfalt olup, kürtün ile TKA arası toprak yol kalitesindedir.

Gümüşhane’nin Kürtün ilçesi sınırları içerisinde bulunan Örümcek Ormanları Avrupa ile yarışacak kadar kıymetli ağaçları ile göz dolduruyor.


Labirenti andıran patikaları, göğe tırmanan ağaçları, hırçın yamaçları, çağıltılı dereleri, şelaleleri, bitkileri ve barındırdığı hayvanlarıyla Avrupa’nın en uzun köknar ve ladinlerinin boy verdiği bir ağaç müzesi olan Örümcek Ormanları, ziyaretçileri bekliyor.


Gümüşhane’nin Kürtün ilçe sınırları içerisinde bin 215 metre rakımda yer alan Örümcek Ormanlarının, 38 bin hektar alana yayıldığı belirtilirken, Avrupa’nın en uzun köknarları ve Balkanların, Kafkasların en boylu ve çaplı ladinlerinin yer kaydedildi.


Kürtün ilçe merkezine 12 kilometre mesafedeki Örümcek ormanları içinde yer alan anıt köknarların en büyüğünün 61,5 metre boyunda, 2.19 metre çapında ve çevre genişliği de 6.91 metre olup Avrupa’nın en büyük köknarı olduğu ifade edildi.


Diğer yandan Örümcek Ormanları içerisinde yer alan Avrupa’nın en uzun köknarları 54,5 metre, 53,5 metre,52,5 metre boylarında olduğu belirtilirken, bu ölçülerdeki diğer köknarların ise 450 yaşında olduğu vurgulandı. Örümcek ormanlarında bulunan köknarlara balta vurulmasın kesilmesin diye, sırım gibi düz pürüzsüz, yakışıklı gövdeleri damgalanarak koruma altına alınıyorlar.


Kürtün ilçesine bağlı Çıkrık düzü mevkiinde bin 370 metre rakımda bulunan Doğu ladin ağaçlarının Balkanlar ve Kafkasya’nın en uzun ve çaplılarının da Örümcek ormanlarında olduğu belirtildi. En büyüğünün boyu 57,6 metre çapı 2,11 metre ve çevre genişliği de 6,65 metre olduğu belirtilirken, diğer ladinlerin ise 54 metre, 49 metre boylarında ve 450 yaşlarında olduğu kaydedildi.

 

Kadırga Yaylası: Yaklaşık 600 yıllık bir geçmişi olduğu bu şenlikler günümüzde de yöresel oyunlar ve at yarışları gibi etkinliklerle kutlanmaktadır. Şenliklerle Türk kültürünün günümüze taşınmasına ve halen bu kültürünün yaşatılmasına çok büyük katkı sağlamaktadır. Kadırga şenliklerinde genel Türk kültürün ayrıntılarını bile görmek mümkündür.

Kadırga Yayla Şenlikleri her yıl Temmuz ayının 3. haftasına rastlayan Cuma günü yapılmaktadır. Kadırga yaylası 1400’lü yıllardan beri yayla şenliklerinin yapıldığı ve ülkemizin en eski geleneksel yayla şenliğidir. Kadırga şenliklerinin Cuma günü yapılması şenliklere katılan halkın Cuma namazlarını Kadırgada bulunan açık Camide topluca kılmaları için düşünülmüştür. Çünkü Kadırgada bulunan açık camide Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet’in Cuma namazı kıldığı söylenmektedir. Bu açık caminin de 1400’lü yıllardan beri, yani Kadırga ile birlikte var olduğu göstermektedir.

Yalnızca Temmuz ayının 3. haftası Cuma günü otcular (Çokluk) haftasıdır. Ulusal düzeyde kutlanan, otçular haftasına son yıllarda yabancı turistlerin de iştirak ettiği gözlenmektedir. Yaklaşık olarak 35-40 bin yerli ve yabancı turistin toplandığı Kadırga yayla şenlikleri çeşitli kültürlerin bir araya geldiği ve karşılıklı kültürel iletişimin kurulduğu bir festival günüdür.  

 

TURİZM POTANSİYELİ

 

Kürtün İlçesinde Turizm alanı ilan edilmiş olan sadece Erikbeli Turizm Alanı mevcuttur. İlçe halkı Turizme bir gelir kapısı olarak bakmadığından, yeni yetişen eğitimli neslin daha çok ilçe dışına göç etmesi nedeniyle turizm bir potansiyel olarak görülmemiş ve yeteri kadar ülke gündemine ve sektör elemanlarına tanıtılamamıştır.

Yaklaşık 15,000 Ha olan mera alanları geleneksel olarak yaşanılan ve yaz aylarında çıkılan yaylaları ile sağlık turizmine, zorlu ve bakir doğası ile tracking, oryantiring vb spor organizasyonu ile 2500 rakımda sporcu eğitim ve kamp alanları ile temiz ve ormanlara yakın temiz havası değerlendirilebilecektir.

Yaylacılık:      İlçemizde 150 yayla olması ve Trabzon ile Giresun illerinden ilçemize gelen yaklaşık 10.000-15.000 kişi yaylacılık yapmaktadır. En önemli yaylalar Kadırga Yaylası, Kazıkbeli Yaylası ve Güvende Yaylasıdır.

Ağaç işleri: İlçemizde göçebe hayattan kalma ve İlçenin doğasına uygun ağaç işçiliği bulunmaktadır. Bu işçilik sonucu herhangi bir metal veya sentetik yapıştırıcı kullanmadan Yayık, Kufa, külek, saksı gibi ağaç işlerinden üretilen tamamen doğal ahşap mutfak araçlar    imalatı yapılmaktadır.

Döküm işleri: Uzun yıllardan beri zil, kelek ve kantar yapımı ile ilgili olarak ilçemizde döküm işçiliği ile üretim yapılmaktadır.

Araköy Ekmeği: İlçemizde doğal buğday unundan taş fırınlarda ekmek üretimi yapılmakta ve civar illerde satılmaktadır. Ekşi Maya kullanarak pişirilen bu ekmekler ve bu ekmeklerden meydana getirilen peksimetler uzun süre dayanan ve doyurucu özelliği yanında kepekli olması nedeniyle sağlıklı gıda olarak tanıtımının yapılması gerekmektedir.

Soğutma: genellikle oğlak veya kuzunun taş fırınlarda pişirilmesi ve soğuk olarak satılması veya kullanılması ile yaylacılık ve turizmde yöresel yemek olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.

Yöresel ve Doğal Yemekler: İlçe halkının daha çok günlük hayatında hazırladığı yemeklerden Lahana çorbası, yarmalı lahana, sırgan otu yemeği, siron, tırmıt turşusu, galdirik vb. yöresel yemeklerin tanıtılması ve geliştirilerek sanayi haline getirilmesi

İlçedeki Sosyal tesisler

İlçe Hastanesi: Yeni yapılan hastane binasında 10 yataklı olarak halen 4 aile hekimi ve 4 acil doktoru ve 3 ambulans ile hizmet vermektedir.